Kaya tuzu, diğer sofra tuzlarından farklı olarak, içerisinde insan vücudu için zararlı olabilecek bazı elementler barındırmaktadır. Kaya tuzu, %97,5 oranında sodyum klorür içermektedir. Bu tuz türü, yüksek oranda sodyum klorürün yanı sıra, nem almaya müsait kimyasallar ve iyot da içermektedir. Her ne kadar bu kimyasal maddeler çoğu kişi için önemsiz gibi görünse de, alüminyum hidroksit gibi maddeler Alzheimer hastalığının ortaya çıkma riskini büyük ölçüde artırmaktadır. Kaya tuzu, deniz tuzuna benzer özellikler taşısa da, aşırı tüketildiğinde hipertansiyon, böbrek ve kalp hastalıklarına neden olabilmektedir.

Kaya tuzu, ölçülü olarak tüketildiğinde genellikle zarar veya yan etki göstermemektedir. Ancak, yüksek tansiyonu olan kişilerin kaya tuzunu minimum seviyede kullanmaları daha doğrudur. Kaya tuzu rafine edildiğinde, içerdiği zararlı maddeler ve mineral değerlerini büyük ölçüde kaybetmektedir. Ancak, rafine edilerek işlenmesi de birçok rahatsızlığın ortaya çıkmasına zemin hazırlamaktadır. Aşırı tuz tüketen kişilerde, normal kan basınçlarında yükselmeler meydana gelir ve bu durum vücutta ödem oluşumuna neden olur.

Fazla kaya tuzu veya sofra tuzu tüketimi, insanlarda ciddi zararlara sebep olabilmektedir. Özellikle aşırı tuz tüketimi, kişide yüksek tansiyona neden olarak vücutta su birikimi ve ödem oluşumuna yol açar. Fazla sodyum, ter veya idrar yoluyla dışarıya atılmaktadır. Ancak kişi, fazla kaya tuzu tüketimine devam ederse, idrar yolu ile dışarıya kalsiyum atışında artışlar meydana gelebilir. Bu durum kemiklerde kalsiyum kayıplarına neden olur. Kaya tuzunun zararlarından dolayı kemiklerde meydana gelen kalsiyum kaybı sonucunda kemik erimesi hatta kemik kırılmaları bile söz konusu olabilir.

Rafine edilen kaya tuzu, yaklaşık 650 derecede yüksek ısıda kalmaktadır. Bu yüksek ısı nedeniyle kaya tuzunun yapısında bozulmalar başlar. Rafine edilen kaya tuzunu tüketmeye devam eden kişilerde, vücuttaki hücrelerde mevcut olan su oranında büyük ölçüde azalmalar olur. Kaya tuzunun en büyük zararı, yüksek tansiyona ve buna bağlı olarak hastalıkların meydana gelmesine sebep olmasıdır. Kaya tuzunun insan vücuduna en büyük zararı ise, vücuda alındığı zaman diğer tuzlar gibi kolaylıkla atılamamasıdır. Vücutta kolaylıkla sindirilemediği için tuz kristalleşmeye neden olur ve hem kemiklerde hem de eklem bölgelerinde toplanmaya başlar. Kristalleşmiş olan kaya tuzunun verdiği zarar sonucunda gut ve böbrek taşı hastalıklarına yol açmaktadır.

Kaya tuzunun aşırı tüketimi, sadece kemik ve eklem rahatsızlıklarına neden olmakla kalmaz, aynı zamanda çeşitli kardiyovasküler hastalıkların da riskini artırabilir. Aşırı sodyum alımı, kan damarlarında sertleşmeye yol açabilir ve bu da kalp krizi riskini artırır. Ayrıca, böbrek fonksiyonlarını olumsuz etkileyerek böbrek yetmezliği riskini artırabilir.

Sağlıklı bir yaşam sürdürmek için, tuz tüketimini kontrol altına almak ve dengeli bir diyet uygulamak önemlidir. Tuz tüketiminin azaltılması, yüksek tansiyon, kalp hastalıkları ve böbrek sorunları gibi ciddi sağlık problemlerinin önlenmesine yardımcı olabilir.